Menü

Gün Dediğin facebook paylaş Gün Dediğin twitter paylaş Gün Dediğin google plus paylaş Gün Dediğin linkedin paylaş
24.07.08
Perşembe


Gün Dediğin


"Şunları bir araya toplayayım. Bir güzel muhabbet edelim" diye düşündüm.

Mutfak işinden de anlarım.Donattım sofrayı

Bayağı uğraştım. Hepsinin ne yemekten, ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim.

Bayağı da para gitti.Birnin yediğini öbürü yemez.Ötekinin içtiğini beriki içmez.

Dört kişilik sofra kurdum.Mumları da yaktım.

Bak hepsi, Erick Satie severdi. Hatırladım. Müziğide ayarladım.

Geldiler. 20 yaşımda ben, 35 yaşımda ben, 40 yaşımda ben ve bugünkü ben dördümüz.

20 yaşımdaki beni, 35 yaşımın karşına oturttum.

40 yaşımın karşısına da, ben geçtim.

20 yaşım 35 yaşımı tutucu buldu.

40 yaşım ikisininde salak olduğunu söyledi.

Yatıştırayım dedim. "SEN KARIŞMA MORUK" dediler. Büyük bir hır çıktı. Komşular alttan üstten duvarlara vurdular.

20 yaşım 40 yaşıma bardak attı. Evin de içine ettiler.

Bende kabahat. Ne çağırıyorsun tanımadığın adamları evine.

Ömür dediğin üç gündür, dün geldi geçti, yarın meçhuldür.

O halde ömür dediğin bir gündür, o da bugündür...





[ YORUM YAZ ] [ YAZDIR ]
Anahtar kelimeler: 

Yazan: Müjde Dural
Yorum: Merhaba Aybar, Blogumu ziyaretine ve mesajına çok teşekkür ediyorum. Tanıştığıma memnun oldum, rahmetli babam Esperanto ile ilgilenen gençleri görünce çok sevinirdi. Onun sözlüğünü de bitirdim, bana vasiyet etmişti ancak henüz bastıramadım, bu yıl mutlaka yapacağım. Bu arada siteniz çok güzel, tebrik ediyorum, son yazdığınız yazıyı da çok beğendim elinize sağlık. Evet böyle yaşlarımızı sofraya oturtsak neler derler acaba:)? Sevgiyle kalın, iyi akşamlar, babanıza hürmetlerimi iletin..