Menü

Bir ayrılış hikayesi facebook paylaş Bir ayrılış hikayesi twitter paylaş Bir ayrılış hikayesi google plus paylaş Bir ayrılış hikayesi linkedin paylaş
16.02.2011
Çarşamba


Bir ayrılış hikayesi


Erkek kadına dedi ki: 
- Seni seviyorum, 
ama nasıl? 
avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak kırasıya, çıldırasıya... 

Erkek kadına dedi ki: 

- Seni seviyorum, ama nasıl? 
kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz, 
yüzde yüz, yüzde bin beşyüz 
yüzde hudutsuz kere yüz... 

Kadın erkeğe dedi ki:
 
- Baktım 
dudağımla, yüreğimle, kafamla; 
severek, korkarak, eğilerek, 
dudağına, yüreğine, kafana. 
Şimdi ne söylüyorsam 
karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana... 
Ve artık 
biliyorum: 
Toprağın 
Yüzü güneşli bir ana gibi 
En son, en güzel çocuğunu emzirdiğini... 

Fakat neyleyim 
saçlarım dolanmış 
ölmekte olanın parmaklarına 
başımı kurtarmam kâbil 
değil! 
Sen 
yürümelisin, 
yeni doğan çocuğun 
gözlerine bakarak... 

Sen 
yürümelisin, 
beni bırakarak... 

Kadın sustu. 

SARILDILAR 

Bir kitap düştü yere... 
Kapandı bir pencere... 

AYRILDILAR...





[ YORUM YAZ ] [ YAZDIR ]
Anahtar kelimeler: nazım hikmet, bir ayrılış hikayesi, şiir